sana da günaydın sevgili çiçek…

adrenalin ve huzuru aynı potada erittim*

trafiğin batsın istanbul

(bkz: pelin batu) (bkz: sapien)

hastayım dedim. (nemli baktım o an) sağ elimle, sol omzumdan aşağıya doğru dokunup ovalarken, kısık sesle 'bugün çok mu soğuk' diye de vurgu yapmayı ihmal etmedim. (kaşlarım birbirine çarpıp geri çekildi) hooop gelsin beyaz kavun çayları.. hemen anaçlık yapası tutarlar zaten. canlarım benim. iyi ki varsınız len.

şaşırtıcı şekilde anın fotoğrafı bu.

bazen anda kafa o kadar karışık olabiliyor ki, kahve eşliğinde ulus baker gibi bulutları seyrederken dakikalar içinde kafede kitap okurken bulabiliyorum kendimi; yüzlerce farklı bulut fotoğrafı, yüzlerce kitap alıntısı, bir yandan yazı uğraşı, kafedeki kankilerle dönen sohbet falan derken hangi birini eklesem yazık olacak diğerine. şimdilik kafadakileri özet geçeyim, eve gidince belki bir şeyler daha eklerim…“öte yandan durumumuz ne olursa olsun yapmak istediğimiz şeyi yapmalıyız, yolculuk yapmak istiyorsak yolculuk yapmalıyız, en kötü durumda bile olsak aldırmamalıyız, hele ki en kötü durumdaysak hiç aldırmamalıyız, çünkü o zaman yolculuk yapsak da yapmasak da kaybolmuşuz demektir, istenen ve hiçbir şeyin özlenmediği gibi özlenen yolculuğu yapıp ölmek bu istek ve bu özlem içinde boğulup kalmaktan daha iyidir.”

bazen anda kafa o kadar karışık olabiliyor ki, kahve eşliğinde ulus baker gibi bulutları seyrederken dakikalar içinde kafede kitap okurken bulabiliyorum kendimi; yüzlerce farklı bulut fotoğrafı, yüzlerce kitap alıntısı, bir yandan yazı uğraşı, kafedeki kankilerle dönen sohbet falan derken hangi birini eklesem yazık olacak diğerine. şimdilik kafadakileri özet geçeyim, eve gidince belki bir şeyler daha eklerim…“öte yandan durumumuz ne olursa olsun yapmak istediğimiz şeyi yapmalıyız, yolculuk yapmak istiyorsak yolculuk yapmalıyız, en kötü durumda bile olsak aldırmamalıyız, hele ki en kötü durumdaysak hiç aldırmamalıyız, çünkü o zaman yolculuk yapsak da yapmasak da kaybolmuşuz demektir, istenen ve hiçbir şeyin özlenmediği gibi özlenen yolculuğu yapıp ölmek bu istek ve bu özlem içinde boğulup kalmaktan daha iyidir.”

bazen anda kafa o kadar karışık olabiliyor ki, kahve eşliğinde ulus baker gibi bulutları seyrederken dakikalar içinde kafede kitap okurken bulabiliyorum kendimi; yüzlerce farklı bulut fotoğrafı, yüzlerce kitap alıntısı, bir yandan yazı uğraşı, kafedeki kankilerle dönen sohbet falan derken hangi birini eklesem yazık olacak diğerine. şimdilik kafadakileri özet geçeyim, eve gidince belki bir şeyler daha eklerim…“öte yandan durumumuz ne olursa olsun yapmak istediğimiz şeyi yapmalıyız, yolculuk yapmak istiyorsak yolculuk yapmalıyız, en kötü durumda bile olsak aldırmamalıyız, hele ki en kötü durumdaysak hiç aldırmamalıyız, çünkü o zaman yolculuk yapsak da yapmasak da kaybolmuşuz demektir, istenen ve hiçbir şeyin özlenmediği gibi özlenen yolculuğu yapıp ölmek bu istek ve bu özlem içinde boğulup kalmaktan daha iyidir.”

taksim

büyüyünce aslan olacakvazgeçti olmayacak

büyüyünce aslan olacakvazgeçti olmayacak

süsleme konusunda pek başarılı olmasam bile tadının enfes olduğundan şüphem yok:)